Mor Müjde
Bir zarafetin kulağa fısıldadığı haber.
Yağmurdan sonra gökyüzü lavanta rengine bürünmüştü. Ufukta güneş, bulutların arasından son bir ışık sızdırırken, o gün her şey biraz daha yavaş, biraz daha nazikti.
Elini kulağına götürdü. Yeni taktığı küpe, rüzgârda hafifçe titredi. Sanki bir sır taşıyordu… Altın detayların arasına saklanmış mor ve lavanta tonları, gökyüzüyle konuşuyordu. Her kıvrımı, her dokusu bir mesaj gibiydi: “Zaman geldi.”
Mor Müjde, sadece bir aksesuar değildi.
O, bir dönüşümün eşiğiydi.
Bir uyanışın, yeni bir başlangıcın habercisiydi.
Kadın bu hissi tanıyordu. İçinde bir şey kıpırdadı; çoktandır ertelediği o adımı atmaya hazır hissediyordu artık. Gözlerini kapadı, derin bir nefes aldı.
Ve Mor Müjde kulağında parıldarken, evrenden gelen sessiz çağrıyı duydu:
“Sen zaten hazırsın. Parla.”